GÜÇ ve ÖRGÜTSEL GÜÇ
09.11.21
GÜÇ VE ÖRGÜTSEL
GÜÇ
ÖZET
Güç örgütlerde çalışanların
örgütün amaçlarına başarılı bir şekilde ulaşmak için kullandıkları önemli bir
unsurdur. Güç yanlış bir şekilde uygulanmaz, tesirli bir şekilde uygulanırsa
sonuçları muazzam olur. Tersine kötü amaç ve şahsi çıkarlar doğrultusunda
kullanılırsa sonuçları yıpratıcı olur. Çalışanlar biçimsel veya kişisel
özelliklerini kullanarak güç elde etmeye çalışırlar. Bu çalışmanın amacı,
güç, örgütsel güç ve güç kaynaklarını ilgili konular ışığında açıklamak ve
yöneticilerin kullandıkları güç kaynaklarının düzeyini belirlemektir.Yapılan
analizler sonucunda yöneticilerde en çok algılanan güç yasal güç, en az ise
zorlayıcı güç olduğu görülmektedir. Eğitim seviyesi arttıkça uzmanlık gücü
algısında da artma olmaktadır. Bir başka
deyişle, uzmanlık gücü algısı en yüksek olan grup, eğitim seviyesi en yüksek
olan gruptur. Eğitim seviyesi azaldıkça uzmanlık gücü algısı da azalmaktadır.
Bu çalışmaya Türkiye’de daha önce güç konusunda yapılan çalışmaların azlığı
nedeniyle yapılan çalışmaları Ankara’daki savunma sanayi şirketlerinden elde
edilen yeni verilerle desteklemek için gerek duyulmuştur.
Anahtar kelimeler:
Güç, örgütsel güç, güç kaynakları
- GİRİŞ
Araştırmanın amacı ve
önemi:
Güç, liderlerin en
önemli özelliklerinden biridir. Liderlerin gücü nasıl uyguladıkları ve etkisi
alanındakilerin bu gücü ne çeşit bir güç olarak algıladıkları oldukça
önemlidir. Çünkü bunlar bilindiğinde başarıya ulaşmak daha kolay olacaktır.
Güç kavramı başkalarının
üzerindeki hâkimiyet olarak ortaya çıkmış(A’nın B üzerindeki gücü), Follett
güce ilişkin farklı bir bakış açısı ekleyerek gücün ‘’kişilerle birlikte’’
geliştirilmesinin mümkün olabileceğini söylemiştir. Follett, bu tarz gücü
“ortaklaşa”, “birlikte geliştirilebilir” ve “zorlayıcı” olmayan güç olarak
tanımlamıştır (Kızanlıklı, Koç, & Kılıçlar, 2016).
Giddens’e göre gücün
başka bir tanımı ise “insan eyleminin dönüştürücü kapasitesi” olduğudur (Aydın
& Coşkun, 2007). Hofstede’in kültür boyutlarında söylediği gibi kişiler,
korku andırdığı için belirli olmayan durumlardan uzak durma eğilimindedir. Bu
sebepten herhangi bir gücün etki alanına saklanarak söz konusu korkudan
kaçmanın çaresini bulmaya çalışırlar. İnsanlarda yönetme arzusu vardır bu
arzunun güdülemesiyle güçlü olmak isterler ve yöneten taraf olmayı tercih eder
(Alkan & Erdem, 2019).
Bu çalışmanın amacı,
güç, örgütsel güç ve güç kaynaklarını ilgili konular ışığında açıklamak ve
yöneticilerin kullandıkları güç kaynaklarının düzeyini belirlemektir. Güce
ilişkin genel bir çerçeve sunarak ve güç kaynaklarına ilişkin ampirik bir
çalışmayla da alan yazına katkı sağlamaya çalışılmıştır. Yapılan ampirik
çalışmada çalışanların yöneticilerinde algıladıkları güç kaynakları nelerdir?
Ve eğitim seviyesinin algılanan güç kaynağına etkisi nedir? Sorularına cevap
aranmıştır. Araştırma Ankara‘daki savunma sanayi şirketlerinden FNSS, TEI, TAI,
Vestel savunma, Meteksan çalışanlarından olasılığa dayalı basit tesadüfi
örneklem yöntemi ile belirlenen 120 çalışan ile yapılmıştır.
Bu çalışmaya Türkiye’de
daha önce güç konusunda yapılan çalışmaların azlığı nedeniyle yapılan
çalışmaları Ankara’daki savunma sanayi şirketlerinden elde edilen yeni
verilerle desteklemek için gerek duyulmuştur.
2.
GÜÇ
Güç konusunda birçok tanım olmakla birlikte genel olarak güç potansiyel
etkidir diyebiliriz. Diğer bir deyişle güç, başkalarını etkileyebilme
kapasitesi olarak tanımlanabilir (Alkan & Erdem, 2019).
Güç alanı, kişinin
etkileyebildiği kişilerin toplamıdır.
Gücün konusu ise güç
sahibi kişinin diğerlerini hangi meselelerde etkilediğini ifade eder (Koçel,
2018).
Michael Foucoult’a göre
“gücün çıktılarını bastırma, kapatma, ötekileştirme, saklama ve soyutlama gibi
olumsuzluk çağrıştıran ifadelerle betimlemekten kurtulmak gerekir, çünkü güç
gerçekliği oluşturduğu için olumlu bir durumdur.”
Foucoult, ‘güç; hâkim
bir gurubun veya ulusun sahibi olduğu, hâkim sınıfın kendi baskın
pozisyonlarını kontrol ve ideoloji vesilesi ile yasal kılmaya uğraştıkları bir
kavram olmamıştır’ demiştir. Güç ilişkisi güçsüz üstüne uygulanan sorumluluklar
demek değildir. Güç, baskı altına almaz, şekil verir (Aydın & Coşkun, 2007).
Foucoult’a göre gücün
üreticilerinden biri söylemdir. Söylem bütün gezegeni ve kişileri biçimlendiren
fakat, sınır çizgileri belli olan değişebilecek fikirler, inançlar içinde çokça
hiyerarşik bir yapıyı ve güç ilişkisini barındıran bir kavramdır (Kantar &
Akova, 2019).
Formal ve informal güç
farkına baktığımızda ise: Formal güç: bireyin sahip olduğu konumdan kaynaklanan
diğerlerini etkileyebilme kapasitesidir. İnformal güç: bireyin sahip olduğu
konumdan kaynaklanmayan diğerlerini etkileyebilme potansiyelidir. İnformal güç
kaynakları; örgütteki pozisyon, kişiler arasındaki samimi ilişkiler, güvenilir
olma, büyüleyici özellik, ortak inançlar, kan, arkadaşlık, ait olduğu grup
bağı, çevreyle olan münasebetler olarak tanımlanmıştır (Alkan & Erdem,
2019).
Gücün beş doğal yasasından bahsedilmiştir:
- Toplumda güç sürekli olarak bir boşluğu doldurur,
- Güç kişiseldir ve bireye has bir özelliktir,
- Güç her zaman bir felsefe ve fikir sistemine
dayanır, böyle bir dayanağı olmayan güç güvenilirliğini ve sürekliliğini
koruyamaz,
- Güç organizasyonlar içinde uygulanır,
organizasyonlar gücün uygulama alanlarıdır.
- Güç kavramı her zaman bir sorumluluğu da
beraberinde getirir. Sorumluluğu olmayan güç uygulaması, gücün sona
ermesinin en kısa yoludur (Koçel, 2018).
Mintzberg’e göre örgütsel güç “örgütün çıktılarını etkileyebilme
potansiyelidir. Hunt ta örgütsel gücü maddi olanaklar, enformasyon, ,
maddi kaynakların kontrolü ve yönetimde önemli kararlara katılma şansı olarak
tanımlayarak örgütsel gücün işaret ettiği temel süreçlere değinmiştir (Aydın
& Coşkun, 2007).
Haset, düşman olma, çekinme, yarışma, başkasının başarısını kaldıramama,
başkalarını sansürleme, kayırmacılık, adam tutma tarzındaki konular
organizasyonlarda güç mücadelelerinin en çok rastlananlarıdır (Koçel, 2018).
Örgüt içi rekabet (dahili rekabet): Yönetimin bilinçli olarak uyguladığı
bir yöntem aracıdır.
Organizasyonda çalışanlar arasında rekabet yaratarak insanların rekabet
tehlikesiyle karşılaştıklarında daha fazla çalışma ve ekip çalışması yapma
özelliğinden yararlanmayı amaçlar. Örgüt açısından zararlı hale gelmeyecek
dozda tutulması önemlidir. Bu konuda sorumluluk yönetimdedir (Koçel, 2018).
Bacharach ve Lawler gücün temelleri ve kaynakları ayrımını yapmıştır:
Gücün temelleri: tarafların neyi kontrol altında tutuklarını ifade ediyor.
Gücün kaynakları: Tarafların temelleri nasıl kontrol ettiklerini ifade
ediyor. Örnek: ödüllendirerek, zorlayarak, karizmayla, uzmanlığıyla, yasalarla.
Bacharach ve Lawler’ a göre örgütsel gücün dört kaynağı:
- Yapısal mevki: Aktörlerin örgütün biçimsel
yapısındaki konumudur.
- Kişisel özellikler: Karizma, hitabet yeteneği,
mücadele edebilme yeteneği gibi özelliklerdir.
- Uzmanlık: Aktörlerin örgüt için yararlı olan
bilgisidir.
- Fırsat: Kritik mevkileri işgal eden kişilerin
şirketin verimliliğine engel olma veya örgüte hasar verme hususunda güce
sahip olmaları durumudur.
Emerson’un güç teorisinde “güç, kapalı bir şekilde diğerinin bağımlı olması
durumudur”
Stratejik olasılıklar teorisinde gücün temel kaynağı belirsizliklerle
mücadele edebilme becerisidir.
Örgüt içinde gücün yapısal kaynakları teorisi gücün üç yapısal kaynağını
belirtmektedir:
- Hiyerarşik otorite: Aktörlerin pozisyonundan
kaynaklı güç
- Kaynakların kontrolü: güç ile kaynakların
kontrolünü elinde bulundurma münasebetinin açıklaması, değişim teorisinin
kavramlarından gelir:
·
Kaynakları korumanın zorluk derecesi,
·
Söz konusu kaynakların ne kadar önemli olduğu,
·
Belirsizliklere ayak uydurma potansiyeli söz konusu kaynağın önemli
özelliklerindendir.
3.
Ağsalmerkezilik: Daha çok ilişkisel güç kaynağıdır (Aydın & Coşkun,
2007).
Sonuç, Öneriler ve
Kısıtlar
Sonuç olarak araştırmanın ilk hipotezi olan ‘Yöneticilerin en fazla
kullandığı güç yasal güçtür.’ Ve ikinci hipotez olan ‘Eğitim seviyesi algılanan
uzmanlık gücünü pozitif yönde etkiler’ hipotezleri doğrulanmıştır. Eğitim
seviyesi arttıkça algılanan uzmanlık gücü de artmıştır.
Yasal güç, üstlere ödül
ve cezaları yönetme şansı da vermektedir. Bu sebeple bireylerin üstlerinden
etkilenmesi yasal güç algısını fazlalaştırmaktadır. Yasal güce sahip bireyler
hakikaten liyakat sahibi oldukları için konumlarını elde ederlerse
altındakileri etkilemeleri daha kolay olacaktır. Yasal güç beraberinde yaptırım
hakkı getirdiği için yöneticilerin görev tanımları, sorumlulukları ve bağımsız
çalışma davranışlarının açık bir şekilde tanımlanmış olması mühimdir. Hangi güç
kaynağı, hangi durum için daha iyi olacak bunu belirlemek organizasyonun
başarısı için çok önemli olacaktır.
Araştırmanın kısıtları
olarak: araştırmada Ankara’daki savunma sanayi şirketlerinden bazılarından
sınırlı sayıdaki çalışandan verilerin toplanmış olması nedeniyle,
Ankara’daki savunma sanayi şirketlerini evrene genellemek oldukça zordur.
Araştırma sonuçlarının katılan çalışanların bildirimine dayanması herhangi bir
gözlem yapılamamış olması araştırmanın da sınırlılıklarındandır. Araştırmadan
elde edilen bulgular doğrultusunda öneriler: Yöneticilerin sahip olduğu gücün
farkında olarak;
- Kurumdaki pozisyonlarından kaynaklanan yetkiyi
adaletli ve etkili kullanmalılar.
- Çalışanlarının ihtiyaçlarını, görüşlerini ve
beklentilerini önemsemeliler,
- İletişim becerilerini geliştirmeli ve
ulaşılabilir olmalılar.
- Sürekli yönetim eğitimleriyle kendilerini
geliştirmeleri gerekir.
- Ekip çalışması için uygun çalışma ortamı
sunmalılar,
- Çalışanların kişisel
gelişimlerine destek olmalılar,
- Bu alanda araştırma yapacak
araştırmacılara öneriler: Farklı bir evren ve örneklemde aynı araştırma
yapılabilir. Yöneticilerin güç kaynaklarını kullanma becerilerini
geliştirmek için daha fazla eğitim imkânı sağlanmasına yönelik
araştırmalar yapılabilir
Kaynakça
Akın, H. (2017). Bürokrasi ve Otorite. Ankara:
Aders yayınları Liberte yayın gurubu.
Alkan, D. Ö., & Erdem, P. D. (2019). Güç: Formal
Ve İnformal Yönden Güce Kavramsal Bir Bakış. Süleyman Demirel Üniversitesi
Vizyoner Dergisi, 405-433.
Aydın, Ş., & Coşkun, R. (2007). Örgütsel Güç’e
İlişkin Eleştirel Bir Çözümleme. Akademik İncelemeler, cilt:2 sayı:2.
Çelebi, V. (2013). Michael Foucault’da Bilgi, İktidar
Ve Özne İlişkisi. Sosyal ve Beşeri Bilimler Dergisi, 512-523.
Eren, P. D. (Ekim 2017). Örgütsel Davranış ve
Yönetim Piskolojisi. İstanbul : Beta Basım Yayım Dağıtım A.Ş.
Kantar, G., & Akova, S. (2019). Michael
Foucault'un Bilgiİ Ve Güç Odaklı Söylem Anlayışı Bağlamında Gerçeklik Ve
İktidar Arasındaki İlişkilerin Tarihsel Çözümlemesi. Turkish Studies -
Historical Analysis, 861-873.
Karadaş, A. (2018). Yönetici Hemşirelerde Algılanan
Güç. Yönetici Hemşirelerde Algılanan Güç. İstanbul, Türkiye: İstanbul
Üniversitesi.
Kızanlıklı, M. M., Koç, H., & Kılıçlar, A. (2016).
Örgütsel Güç ve Gücün Kaynakları Üzerine Kavramsal Bir İnceleme. İşletme
Araştırmaları Dergisi, 488-504.
Koçel, P. D. (2018). İşletme Yöneticiliği.
İstanbul: Beta.
Yükselbaba, Ü. (2017). Miligram Deneyi Otorite ve İtaate
Dair. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Mecmuası, 227-270.
Zeynep Sude Çetin
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi